- mevsimlik
- for one season, seasonal
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
mevsimlik — sf., ği 1) İlkbahar ve sonbaharda giyilen Sırtında mevsimlik bir manto vardı. M. Yesari 2) Mevsime ait Hemen şeftali, portakal, mevsimlik sulu meyve, ne varsa satmaya başlıyorum. S. F. Abasıyanık 3) zf. Bir mevsim için, bir mevsim süresince Bu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
asma kabağı — is., bit. b. 1) Kabakgillerden sürüngen veya sarılgan, mevsimlik bir kabak türü (Lageneria vulgaris) 2) Bu türün ince uzun, sebze olarak kullanılan ürünü … Çağatay Osmanlı Sözlük
elci — is., hlk. Bazı yörelerde mevsimlik tarım işçisi toplayıp işçi ile işveren arasında aracılık yapan kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
kolza — is., bit. b., Fr. colza Turpgillerden, yağlı tohumlarından elde edilen yağ, yapay kauçuk yapımında kullanılan mevsimlik bitki (Brassica napus) … Çağatay Osmanlı Sözlük
mevsimsel — sf. Mevsimlik Mevsimsel işçi … Çağatay Osmanlı Sözlük
sezonluk — sf., ğu 1) Belirli bir süre içinde uygulanan Sezonluk yarış. 2) Mevsimlik Bir sezonluk bilet aldım … Çağatay Osmanlı Sözlük